Ara

Populer Sayfalar

Son Yorumlar

Toplam Goruntulenme Sayisi

Hakkinda

-
14 Ocak 2014 Salı
"Mühendis" kelimesi ölçü, hesap anlamında kullanılan "hendese"den gelmektedir ve bu ölçüm işini yapan kişi anlamında kullanılır. "Mühendis" kelimesinin İngilizce karşılığı olan "engineer" kelimesinin kökünün "engine"(motor) den gelmesi bize, İngiltere'nin sanayi devriminin öncülüğünü yapan ülke olarak mühendislik mesleğiyle aslında motoru icat etme sürecinde tanıştığı fikrini vermektedir. "Hendese"nin terim anlamının "Geometri" olması ise, Doğuda yüzyıllar öncesinde kullanılan ve zamanla geliştirilen Geometri ilminin, hem  mühendislik gibi çok farklı alanlara yayılmış bir mesleğin çekirdeğini teşkil etttiğini hem de mühendisliğin Geometri'yle paralel geliştiğini düşündürüyor. "engine" kelimesinden anlaşılacağı üzere Batı'da daha çok ortaya çııkarın ürünle, sonuçla ve "hendese" kelimesinden anlaşılacağı üzere de Doğu'da daha çok kullanılan yöntemle, yapılan işle ön plana çıkan mühendislik mesleğinin benim hayatımda çok daha derin manaları var. Mühendisliğin benim hayatımda sahip olduğu bu anlamları dilim döndüğünce burda paylaşmak istiyorum. Sebebi ise diğer annelere annelik adına farklı bir bakış açısıyla annelik mesleğin ne kadar özel olduğunu anlatmak ve önemine binaen bunu kendim dahil olmak üzere diğer ihtiyaç duyan annelere hatırlatmak.



Hayatımızda yaşadığımız hiçbirşey boşuna değildir. Bir yaprağın bile dalından düşmesinin Allah'ın izni dairesinde olduğunu düşünürsek, zamanında birşekilde aldığımız kararların ve bizi birşeyleri yapmaya zorlayan durumların sonuçlarını değerlendirdiğimizde aslında bunların hayatımıza değer katacak muhakkak belirli anlamları olduğunu farkederiz. Karakterime uygunluğunu çok irdelemeden dönemin en popüler mesleklerinden olan bilgisayar mühendisliğini tercih edişim buna örnek gösterilebilir. O dönemlerde iş imkanı çok olan bir meslekti bilgisayar mühendisliği. Genel olarak mühendislikler şimdikinin aksine tıptan daha fazla tercih ediliyordu. Bilgisayar mühendisliğine en büyük alternatifim olan Genetik bölümünde okumam konusunda beni kimse desteklemeyince ben de bilgisayar mühendisliğini tercih ettim, ama okula başladıktan sonra çok pişmanlıklar yaşadım. Benim için okuma süreci çok zor olsa da bir sekilde okulumu bitirip iş hayatına atıldım. Bir buçuk yıllık iş hayatıma evlilikle son verdim. Ardından iki çocuğa kavuşunca böyle bir mesleği devam ettirip ettiremeyeceğim konusunda pek emin olamadım. Zira bu meslek sürekli kendini yenilemeyi, çok okumayı ve ciddi emek ve zaman vermeyi gerektirdiği için, sonuç odaklı ve faydacı düşünen yani yaptığı işte muhakkak güzel bir sonuca ulaşıp bu sonucun insanların faydasına olduğundan emin olmak isteyen biri olarak bunu, çocuklarımı ihmal etmeye sebep olacağını düşündüğüm için tekrar kendi mesleğime dönmeyi istemedim, ama benim durumumdaki bir çok anne gibi, bu kadar eğitimin, emeğin sonunda kendi mesleğime dair hiçbirşey yapmayacak olmak da içime sinmedi. "Şimdiye kadar boşuna mıydı yaptıklarım?" nevinden kendi hayatımı sorgulamaya başladım.


Yakın zamanda, bu son bir yıldır araştıran, üreten, problem tespit edip bunu çözmeye çalışan, bütün bunları da yaşadığı zor dönemlerin öğrettiği dersler neticesinde yapmaya başlayan bir anne rölünü taşımaya çalıştığımı farkedince aslında bilinçsizce, mühendislik geçmişimde elde ettiğim metodları, bilgileri, bakış açısı zenginliğini kullandığımı farkettim. Aldığım mühendislik eğitiminin ve bir süreliğine de olsa yaptığım işin düşünce hayatıma nasıl bir değer kattığını şu örnekle sunmak istiyorum:


Yazılım mühendisliğinde, bir kodu tam çalışır hale getirmek için bu kodu hatalardan ayıklamak gerekiyor. Kodu derlerken (compile) ya da çalıştırırken (execute) karşılaştığımız hataları tespit etmek çok önemli. Her modül için oluştrulmuş test dosyası, baştan hata yapmamızı engeller. Yine de hatayla karşılaşırsak, bu hatanın yerini tespit etmek için kodumuzun nasıl çalıştığını adım adım izleriz (debugging). Dikkatli bir incelemenin sonunda hatanın yerini tespit ederiz. Ne tarz bir hata olduğunu ve bunu nasıl giderebileceğimizi bize verilen uyarı cümlesini de kullanarak şirkette bilen birine sorarak ya da arama motorunda arayarak çok rahatlıkla bulabiliriz. Birileri muhakkak böyle bir hatayla karşılaşmış oluyor ve bunun çözümünü internette paylaşıyor. Her bir hatanın keşfi ve başarıyla giderilmesi de insanı motive ettiğinden, kişi, bir sonraki hataya daha olumlu yaklaşıyor.


Yukarıdaki bütün detaylara bu şekilde bir problem çözmenin hayatıma nasıl deger kattığını anlatmak için  yer verdim. Evet, çocuklarımızın, başarıyla çalışan ve Allah'ın bir kul olarak beklediği işleri yapabilen, başkalarına karşı sorumluluklarını tam yerine getirebilen bireyler olabilmeleri için, onların hayat sayfasına ekleyeceğimiz bilgiler, komutlar vs. yerinde, anlamlı olmalıdır. Birşeyler yolunda gitmiyorsa bunun muhakkak bir sebebi vardır ve zaman kaybetmeden gerçek sebebi bulmak gerekir. Çoğu tebiye metodlarında yapılan en büyük hata, kök sebebe inmemek ve görünen sebeplere takılıp ona göre hüküm vermektir. Kardeşini döven bir çocuğa bunu yaptığından dolayı ceza vermek gibi. Bir çocuk eğer kardeşini dövüyorsa ona bunu yaptıran sebeplere inmek gerekir. Acaba anne-baba kardeşini kıskanmasını gerektirecek şekilde mi davrandı, büyük çocuk kendini yeterince özel hissetmiyor mu vs. gibi sorgulamalarla adım adım yaptıklarını gözden geçiren anne babalar görecekler ki yolunda gitmeyen birçok davranışın kaynağı ya kendilerinin ya da cevredekilerin yanlış uygulamalarıdır. Ya da çocukta hata diye değerlendirilen bu davranışlar gerçekte hata değildir, yaşadığı evrenin getirdiği doğal davranışlardır.


Geçen seneden bu yana çocuklarımda yanlış gittiğini düşündüğüm bir çok konuda davranışlarımı adım adım gözden geçirdim ve çok ciddi hatalarımla karşılaştım. Bu hataların varlığı her ne kadar beni vicdanen rahatsız etse de bu hataların farkında olabildiğime de sevindim. Bu yanlışları düzeltmek ve yerine doğruları koymak için tecrübeli annelerden, pedagoglardan, hayat tecrübesi çok olan değerli insanlardan çokça faydalanmam gerektiğini keşfettim. Çevremde yaşanan olayları, aile hayatlarını dikkatle gözlemlemenin bile annelik adına çok şeyler kattığına zamanla şahit oldum. Dolayısıyla, iyi bir anne olmak, dikkatli bir göz olmayı gerektirir. İyi bir anne olmak ince hesaplar yapabilmeyi gerektirir. Çocuğumuzun hayatının temelini inşa etme gibi önemli bir konuda, bir binanın inşaatı ya da bir programın kodlanması surecinde gösterilen hassasiyetin daha fazlasını göstermek gerekir. Çocuk yetirştirmek mühendislik becerisi, bilgisi ve belki de daha fazlasını ister.



Çocuklarımızın  her yeni dönemi, bize farklı problemler, yeni konular, yeni ilgi alanları getireceği için farklı bakış açıları geliştirmeli, her geçen zaman diliminde kendimizi güncellemeliyiz. Olaylara bu açıdan baktığımda geçmişte eğitim hayatımda edindiğim bilgiler, annelik gibi çok önemli bir vazifede bana farklı bakış açıları kazandırdığı için, ufkumu açtığı ve beni daha üretken bir anne konumuna yükselttiği  için gelecekte kendi işimle ilgili doğrudan bir iş yapmayacak olsam da  geçmişte verdiğim emeklerin boşa gittiğini düşünmeyeceğim. Tam aksine kazanımları düşünüp Allah'a şükredeğim.


Yukarıda bahsettiğim soyut kazanımların farkedilmesi kolay değil. Malesef maddeye kilitli bir çağda yaşadığımız için emeklerimizin karşılığında çoğu zaman somut sonuçlar bekliyoruz. İyi bir kariyerimizin olması, aylık kazancımızın yüksek olması, sevdiğimiz işi yaparken aldığımız zevk... Bunlar somut ve daha farkedilebilir doğrudan etkisi olan sonuçlardır. Bu somut sonuçlara kilitlendiğimiz zaman da soyut kazanımları farkedemeyebiliyor ve somut sonuçları göremediğimizde de üzüntüye kapılıp değersizlik hissini yaşayabiliyoruz.


Sonuç olarak, bana anneliği daha kaliteli bir seviyede yapma gayretlerimde çok faydası olan mühendislik mesleğini tam anlamıyla bugünlerde sevmeye başladım. Bana, geçmişimde mühendislik okuma fırsatı veren Rabbime çok şükrediyorum. Bu zenginliğin, ileride yapmayı düşündüğüm öğretmenlik kimliğime çok katkı sağlayacağını düşünüyor olmak, benim bu konuda Allah'a karşı şükür hissimi arttırıyor...


0 yorum: